Bu topraklar Tanrıça’larla dolu.
İnsanın ilk bilinen Yaradan inancı Tanrıça figürleri ile anlatılır.
Anadolu’nun adı: Ana-dolu. Analar ile, Yaradan’ın dişil sureti ile dolu topraklar.
Toprağın kendisi Toprak Ana.
Nerede bir yaratılmış olan vardır o işte Tanrıça’nın kendisinin bir tezahürüdür.
Yaradan, şekilsiz ve şemalsiz iken, dişil prensibi, yaratılmış olanı bize sunmuştur ki ona ulaşırken araç olarak kullanalım. İnsanoğlu kendine yakın hissettiği şeye daha çok inanır, bağlanır ve sevgi hisseder.
Kültürümüzün tam kökeninde vardır Tanrıça prensibi. Nasıl Rahman ve Rahim olanın adıyla diyorsanız dua ederken, işte oradaki Rahim, Tanrıça’dır.
Tanrıça yani Rahim Olan’a yanlızca kadınlar değil elbet erkek kadın herkes, bitki, hayvan, taş, her canlı saygısını ve sevgisini sunma tevazusunda olmalıdır.
Tanrıça bize masallarda anlatılan karekterlerin ötesinde, kanlı canlı, yaşadığımız HER ŞEYdir.
Olmadığı her an Toprak Ana acı çeker dolayısı ile insanoğlu acı çeker.
Tanrıça her gün onurlandıracağımız Ana’mızdır.
Bu fotoğraftaki kuş güzelliği ile Tanrıça’nın direk tezahürlerinden biridir. Bu fotoğrafı çeken de, fotoğraftaki doğa harikası yalın güzelliği gören de, içinde barındırdığı Tanrıça’nın farkında olandır.